baloncuklar

31 Aralık 2012

                      SEVALCE  LEZZETLER 


 Hayatın içinde neşe umut,acılar,hüzünler ve sevinçler var 

                    Bu yıl       
Yaşamımızda sürprizlerin,sevinçlerin,mucizelerin olduğu bir yıl olsun.
Yaradanın hep yanımızda olduğu,yaratandan ötürü yaratılanı sevdiğimiz bir yıl olsun.
Birlik beraberlik içinde Sevgi ♥ Barış ♥ Dostluk yılı olsun.
Anaların ve çocukların gözyaşı dökmediği yepyeni bir yıl olsun.
Herkesin hepimizin hayallerinin gerçekleşeceği bir yıl olsun.
Yüzümüzden tebessüm,yüreğimizden sevgi eksilmesin.
Sağlık, huzur, mutluluk, hoşgörü ve sevgi yılı olsun.



                       Bu yıl       

Kavgalar ağaç yaprağına yazılsın!Sonbahar gelsin,yaprak kurusun dökülsün diye.
Öfkeler bir buluta yazılsın!Yağmur yağsın bulut yok olsun diye.
Nefret karların üzerine yazılsın!Güneş açsın karlar erisin diye.
                               ♥ Dostluk ve Sevgi  
Yeni doğmuş bebeklerin yüreğine yazılsın!Onlar büyüsün dünyayı sarsın diye.          
                            Sevalce lezzetler

 
                                                                                                  ♥   

29 Aralık 2012

♥ YENİ BİR YIL ♥ GÜZELLİKLER ve ÖZLEMLER ♥


Kırmızı gül GÜZELLİKLER;
Yeni bir yıla ailece sağlıkla huzurla girmeniz,girmemiz dileklerimle merhabalar:)
Sevinciyle hüznüyle bir yılı daha geride bırakıyoruz.Hoşgeldin 2013 demeye,yepyeni bir yıla girmeye sayılı günler kaldı.Yeni yıla girecek olmanın heyecanıyla; sokaklar,mağazalar,evler, bloglar rengarenk ışıltılar,yeni yıl objeleri içinde.Her yer her şey çok güzel.
En güzeli de sevdiklerimizle birlikte; sağlıkla,sevgiyle,huzurla yeni bir yıla merhaba demeye hazırlanmak:)

Kırmızı gül ÖZLEMLER;  
Yeni bir yıla girmenin heyecanı  dışında zaman zaman geçmişe yolculuklarım ve özlemlerim de vardır benim!
Çocuklarım gurbete gitmeden önceki,aile büyüklerimiz ve çocuklarımızla,tüm ailenin bir arada olduğu yılbaşılarını özledim.
Çocukluğumda ki yılbaşılarını özledim.Yarım metreye,1 metreye ulaşan karlar altında yeni yıla girmeyi.Annem,babam,kardeşim.Hasan amcayla,Şehime teyzeyle sabahlara kadar tombala oynamayı,çıtır çıtır yanan sobamızı,üzerindeki kestane kebabı öyle özlüyorum ki.Kestane kebap bugün de var ama tat ayni tat değil!
En güzeli sabah kahvaltımız olurdu.Perdeyi sonuna kadar açar,yağan karı seyrederek kahvaltımızı yapardık.Bir daha asla gerçekleşmeyecek o yılbaşıları,o sabahları öyle özlüyorum ki. 
Tv, pc,telefon hiç biri yok.Tek lüksümüz olan radyomuzda türküler çalıyor.Sobanın alevi üzerine vurmuş,üzerinde bir köşesinde kaynayan çayın fokurtusu,yanında kızaran ekmeklerin kokusu.Sıcaktan al al olmuş yanaklarımız..Sokakta kızak kayan,kartopu oynayan çocukların cıvıl cıvıl sesleri.O günlerin ayrı bir güzelliği vardı!!
Dünün çocukları olan bizler,bugün büyüdük anne baba,hatta babaanne dede olduk.Ama çocukluğumuzun ve o yılların masumiyeti,saflığı,baba ocağının sıcaklığı ayrı bir güzeldi.Bugün bizler de birer baba ocağı olsak da,teknoloji son sürat ilerlemesiyle dünya elimizin altında olsa da,o günlerin sıcaklığı güzelliği bir başkaydı! 
Sabahları dinlediğimiz o türküleri ne zaman duysam o günler aklıma düşer ve gözlerimden inen yaşlara engel olamam.Hani burnumun direği sızladı derler ya,gerçekten burnumun sızladığını hissederim.
Kısacası mazide kalan yılbaşılarını,çıtırdayarak yanan sobanın sıcaklığını,kızarmış ekmek kokusunu en çok da Anne Baba kokusunu özledim desem!!!
   
Sevgilerimle şimdiden mutlu yıllar...
                                        Sevalce lezzetler...

Çalışan Kadının Çamaşırla İmtihanı

İple çektiğim hafta sonlarında evde beni bekleyen bir dolu işi düşündükçe yorgunluğum birden daha da artıyor. Çalışan bir bayan olarak superman hızında hayatta tutunmanız gerek çoğu zaman. İş yerinde biriken mailler, evde ise biriken kirli çamaşırlar hep bizi bekler. Ev işlerinde “en sevdiklerimi?” soruyor arasıra ev hanımı olan arkadaşlarım. Ne yalan söyleyeyim çalışan kadınların “en sevdiğim” diyebileceği bir iş yok maalesef. Ama yinede ütü yapmayı  çamaşır yıkamaya tercih ederim.

Evliliğimin ilk zamanları böyle değildi tabii… Tam bir kabustu eşimin beyaz gömlekleri! Beyaz gömleklerin, pembeye çalan renkleriyle yüzleştikten sonra öğrendim renkli ve beyazları ayrı zamanlarda yıkamayı.

Geçenlerde ise Carrefour’dan aldığım bir ürün ile tüm alışkanlıklarımı değiştirdim. %100 Alman üretimi olan Dr. Beckmann ile gönül rahatlığı ile çamaşırlarınızı karışık yıkayabiliyorsunuz. Ben ilk önce emin olamadığım için renklilerle birlikte çok az giydiğim beyaz bir bluzumu yıkadım. Sonuç; renkleri birbirine asla karışmayan renkte çamaşırlar. Sonraki yıkamamda ise siyah, beyaz demeden doldurdum makineye, çamaşırların renklerinde hiçbir bozulma olmazken, Dr Beckman mendili ise mavi-mor tonlarında çıktı makineden.

Superman dostu bu ürünü nerelerden bulabileceğimi de sordum; Carrefour’un dışında Migros, Real, Şaypa, Metro, hatta evimin yanında bulunan Gratis’te dahi varmış. Biraz araştırdım, internetle haşırneşir iseniz www.cosmofresh.com ‘dan da bir tıkla alabiliyormuşsunuz.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

26 Aralık 2012

Ekonomiye Kadın Gücü

Ekonomiye Kadın Gücü projesi, dar gelirli kadınların ekonomik üretime katılımını teşvik etmek, sosyal ve ekonomik olarak güçlenmelerine katkıda bulunmak amacıyla, kadınların gelir getirici bir işe başlamasına veya işini büyütmesine destek olmayı hedefliyor.

Bu hedefin gerçekleşmesinde, küçük bir sermaye desteği ile dar gelirli kadınların ekonomik üretime başlamasına imkan tanıyan Mikrokredi Sistemi temel alınıyor. Mikrokredi, dünyada ilk olarak 1973 yılında Nobel Barış Ödülü sahibi Prof. Muhammed Yunus öncülüğünde yoksulluğun çok yoğun bir şekilde yaşandığı Bangladeş'te "Grameen Bank" altında faaliyetlere başladı. Prof. Muhammed Yunus, bu uygulamayı ilk olarak genç bir kadına bambu sepeti yapması için 6 $ kredi vererek başlattı.

Küçük sermayelerle değişen hayatlar

Türkiye'de 2003 yılında Prof. Muhammed Yunus'un girişimleriyle Grameen Trust ve Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) tarafından ortaklaşa başlatılan Türkiye Grameen Mikrofinans Programı pekçok dar gelirli kadının işe başlaması için cansuyu/başlangıç kredisi sağlayarak, teminat ve kefalet gerektirmeden finansman erişimi kısıtını ortadan kaldırarak onbinlerce kadının hayallerini gerçekleştirmesine destek oluyor.

Yoksullukla Mücadelede Yenilikçi Yöntem: Sosyal Finansman

Türkiye'de her 5 kadından biri yoksulluk sınırında olup kendi potansiyelini gerçekleştirmeyi, ailesine ve toplumsal üretime katkıda bulunmayı bekliyor. Türkiye Grameen Mikrofinans Programı'nın yaygınlaştırılması amacıyla, TİSVA ve Turkcell işbirliğinde hayata geçen Ekonomiye Kadın Gücü, Türkiye’de ilk defa sosyal borçlanma modelinin hayata geçirilerek kadınların gelir getirici işler yapması için küçük sermaye desteği sağlayan Mikrokredi Sistemi’ne yeni kaynak oluşturulmasını hedefliyor.

Sosyal inovasyon niteliği taşıyan bu yenilikçi model sayesinde sayesinde artık dileyen herkes dar gelirli kadınlara borç verebilecek, bağış yapabilecek, dar gelirli kadınların hayallerine kavuşmasına bireysel olarak destek verebilecek .Çünkü, Kadına Destek, Topluma Destektir.
Ekonomiye Kadın Gücü projesi ile kadınlarımız daha çok üreterek ekonomiye katılacak,
hayallerini büyütecek, ailelerine ve geleceğe yatırım yapacak, Türkiye kazanacak. ekonomiyekadiningucu

Bir bumads advertorial içeriğidir.

7 Aralık 2012

♥♥♥ MUTLU ♥ YILLAR BANA ♥♥♥



Kırmızı gülGünaydın arkadaşlar:) Gününüz günümüz aydın olsun:)
Geceden başlayan kutlamalarla,çocuklarımın sürprizleriyle.Bugün 2 ayrı doğum günümün heyecanı içindeyim:)
Yeni bir yaşla birlikte bugün bir yaş daha büyüdüm bir yaş daha olgunlaştım:)Her geçen yıl hatta gün,bakış açılarıyla düşünceler değişiyor.İşte bugün yepyeni düşüncelerle fikirlerle yeni bir yaşa merhaba diyorum:)

Çocukluğumuz hiç bitmeyecek gibi gelir değil mi?O nedenle çocukluk anılarımız unutulmaz hiç bitmez anlatır dururuz.Ama zaman öyle bir geçiyor ki! Yaşamlarımız da farklı farklı yaşam perdeleri açılıyor.Ben RABBİM'in şanslı kullarındanım ki doğumumdan bugüne benim yaşam perdem güzel açıldı.Bu yüzden geriye dönüp baktığım da arkamda sevgi ve huzur dolu yıllar bıraktığım.Sevdiğim ve sevildiğim için hiç üzülmem geçen yıllarıma.

İçimde hiç yaşlanmayan hiç büyümeyen duygularını gizleyemeyen.Üzülünce gözyaşlarına hakim olamayan,sevinince zıp zıp zıplayarak yerinde duramayan sabırsız mutlu çocuğu yaşattığım sürece huzur da benimle olacağını biliyorum.


Akıl vücut ve ruh sağlığıyla yaşamımı sürdürdüğüm için yüzlerce binlerce sana şükürler olsun Yüce RABBİM.
Yeni yaşım da RABBİM bana ve cümlemize de sağlık huzur mutluluk ve başarı dolu nice yaşlar nasip etsin.Amin.


                    Bugün LEZZET YAGMUR'umun.
                                    2. Yıldönümü... 
Kırmızı gülSizleri ve bloğumu seviyorum bana çok şey öğrettiniz...
Çocuklarım dahil çevreme,sosyal paylaşım sitelerinde tanımadığınız kişilerle arkadaş olma diye sürekli ikazda bulunan ben blog açtıktan sonra tanımadan da arkadaş olunacağını öğrendim. Ayni platformda ayni ortak zevklere sahip olunca görmeden de güzel dostluklar kurulacağını  öğrendim.Yanımda ki arkadaşlarıma siz bloger arkadaşlarımı ekledim.
Tariflerimi yanlışlıkla sildiğimde ilk sizlerden yardım istedim.Tabii oğlumu uyutmadığım Aliii gelll yanlış bişey yaptım galiba...ve anneee yine ne yaptınnn...Diyen diyologlarımızın karıştığı uykusuz geceler de az değil hani:) Silme korkularından gaddet'lere el süremesem de!Daha öğreneceğim çok şey olsa da!Öğretirken öğrenmeyi de öğrendim.Bloğuma yardımı dokunan tüm arkadaşlarım sonsuz teşekkürler sizlere.

Aslında geniş vakit ayırabilsem,daha çok güzel paylaşımlarım olacak.Ancak eşim emekli olunca eşimi ihmal etmemek için pc ye fazla zaman ayıramasam da.Yani bir yanım önceliklerim de diğer yanım bloğumda.

Hani sanatçılar sahnelerin tozunu yuttuk kopamayız derler ya:) Bizler de bloger tozu mu yuttuk acep:)) Ne yardan ne serden kopamıyoruz .İşte blogcu olmak böyle bir şeymiş:) 

Bloglar alemi kocamann bir okyanus ve bu okyanusta ben bir damlayım. 

Siz bloger arkadaşlarım ve tüm izleyicilerim sizler bu bir damlayı takip ederek çoğaltmasaydınız.Biraz uzaklaştığımda yorum ve mailleriniz ile nerdesin diye aramasaydınız.Ben de bu kadar istekle yazamazdım.

Bloger arkadaşlarım,tüm izleyicilerim takipçilerim,çocuklarım yeğenlerim tüm sevdiklerim ve sevenlerim ''LezzetyagmuruSevalcelezzetler'' bugün varsa yoluna sevgiyle istekle devam ediyorsa.Siz değerli arkadaşları ve tüm izleyicileri sayesindedir.Hastalıkta sağlıkta her daim yanımda olduğunuz için.Her birinize en içten dileklerimle kucak dolusu sevgilerimle sonsuz teşekkürler:)♥                                                             
Bloğumla ilgili daha öğreneceğim çok şey olsada.Eğer ki isteyerek,severek inanarak bir yola çıkılıyorsa yapılamayacak şey yoktur diyerek öğrenilen öğretilen paylaşılan nice güzel günlere....
Ben dostlarımı ne kalbimle ne aklımla severim.
Olur ya...
Kalp durur...
Akıl unutur...
Ben dostlarımı ruhumla severim.
O ne durur,ne de unutur...
                   Mevlana